Türkiye’de Denizcilik ve Kabotaj Bayramı'nın Önemi


01 July 2021

Türkiye’de Denizcilik ve Kabotaj Bayramı, 815 sayılı Türkiye Sahillerinde Nakliyatı Bahriye (Kabotaj) ve Limanlarla Kara Suları Dahilinde İcrayı San’at ve Ticaret Hakkında Kanun (“Kabotaj Kanunu”)’un yürürlüğe girdiği 1 Temmuz 1926 tarihinden beri kutlanmaktadır. Kabotaj Kanunu, Türk milletinin, kara suları ve kıyıları üzerindeki egemenliğini ifade etmektedir. 

Kabotaj Kanunu, Türk kıyılarının bir noktasından diğerine yük ve yolcu taşıma ve römorkaj, kılavuzluk ve herhangi nitelikte olursa olsun diğer liman hizmetlerini yapma hakkını münhasıran Türk bayraklı gemilere tanımıştır.

Kara sularında sabit veya yüzen gemilerle seyrüsefer ve taşıma hakkı münhasıran Türk vatandaşlarına verilmiştir.  

Kara sularında balık, istiridye, midye, sünger, inci, mercan, sedef vs. avlama ve ihraç etme hakları münhasıran Türk vatandaşlarına bırakılmıştır. Deniz ticareti yapma ve Türk bayraklı gemilerde denizci olarak çalışma hakkı da münhasıran Türk vatandaşlarına tanınmıştır. Ancak, 2013 yılında getirilen bir istisna ile petrol hakkı sahibi yabancılara, Türk kara sularında petrol arama ve üretim faaliyetleri icra etme hakkı tanınmıştır.  

Kabotaj Kanunu, ‘Türk gemisi’ kavramını tanımlamamıştır. ‘Türk gemisi’nden ne anlaşılmalıdır? Bu sorunun cevabı, Türk Ticaret Kanunu’nun (“TTK”) 940. maddesinde yer almaktadır. Her şeyden önce, her Türk gemisi Türk bayrağı çeker. Bir Türk gemisinden bahsedebilmek için, gemi yalnızca bir Türk vatandaşına ait olmalıdır. Geminin birden fazla kişiye paylı mülkiyet halinde ait olması durumunda, Türk vatandaşlarının sahip olduğu payların çoğunlukta olması gerekir. Benzer şekilde, geminin mülkiyeti elbirliğiyle birden fazla kişiye aitse, Türk maliklerin çoğunlukta olması gerekir. 

Geminin Türk kanunlarına göre kurulmuş ve tüzel kişiliği haiz bir kurum, dernek veya vakfa ait olması halinde; yönetim organını oluşturan kişilerin çoğunluğu Türk vatandaşı ise gemi, Türk gemisi sayılır.  

Bir Türk ticaret şirketine ait olan gemi, şirketi yönetmeye yetkili olanların çoğunluğunun Türk vatandaşı olması ve şirket esas sözleşmesine göre oy çoğunluğunun Türk ortaklarda bulunması şartıyla Türk gemisi sayılır.  

Anonim ve sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerde ayrıca payların çoğunluğunun nama yazılı olması ve payların bir yabancıya devrinin şirket yönetim kurulunun iznine bağlı bulunması şarttır.

Bu yazı yalnızca Kabotaj Kanunu’na ve Türk gemisinin yasal tanımına ilişkin genel bilgi vermek amacıyla hazırlanmıştır. Belirli bir olay ya da olgu hakkında hukuki tavsiye ya da hukuki görüş olarak yorumlanmamalıdır. Herhangi bir sorunuz veya tereddüt hasıl olması halinde, lütfen görüşleri için bir avukata danışınız.